Çınar Grubu

Gayrimenkulde Gelişen Trendler®: Avrupa 2022

  • test :

PwC ve Urban Land Institute (ULI) iş birliği ile hazırlanan Gayrimenkulde Gelişen Trendler® Avrupa raporunun 19. sayısında, gayrimenkul sektörünün kısa vadede görünümü ve 2022 yılı ele alınıyor. Avrupa ekonomisi pandeminin olumsuz etkilerini atlatmaya başlarken, gayrimenkul sektörü liderleri arasında sektöre duyulan güvende artış var; ancak birçoğu hâlâ COVID-19’un gayrimenkul faaliyetlerinde yol açtığı veya hızlandırdığı kökten değişimlere alışmaya çalışıyor.


Sektör liderleri, devlet ve merkez bankasının destek önlemlerinin ardından Avrupa’nın büyük bölümünde gerçekleşen ekonomik büyümenin gücüne güveniyor. Sonuç olarak, iş dünyasında güven ve kârlılık beklentileri, COVID öncesi seviyelere kadar toparlandı.

Bu güven, kuvvetli yatırımcı talebinin devam etmesiyle de destekleniyor. Borç ve öz kaynağın bol olması beklenmekle birlikte, pandemide iyi performans göstermiş sektörlerle kayda değer derecede etkilenmiş olanlar arasında büyük farklar olduğu açık.

Yine de pandemi dönemini atlatmaya ve ekonomiyi yeniden canlandırmaya dair yeterli deneyimi olmayan bir toplum ve gayrimenkul sektöründe değişkenlik ve belirsizlik yerini korumaya devam ediyor.

Gayrimenkulde Gelişen Trendler 2022

Geçen yılın araştırmasında vurgulandığı gibi, COVID-19’un trendleri hızlandırmada üstlendiği rol belirginleşti. İnşaat maliyetleri, pandeminin tedarik zincirleri ve iş gücünün hareketliliği üzerindeki etkisi sebebiyle arttı ve bu artış, profesyonellerin sektörü bir adım ileriye taşımaya yönelik halihazırda gecikmiş olan geliştirme projelerini ve bunları yeniden işlevlendirmeyi gündeme aldıkları döneme denk geldi. Pandeminin sonuna yaklaşırken çevresel, sosyal ve yönetişimin (ESG) önemi netleşti ve aciliyeti hız kazandı.

Konut sektörü sağlam temelleri nedeniyle çekici gelse de, yatırımcılar sektörün siyasi bir sorun olmaya devam ettiğinin farkındalar. Bunun dışında, cezbedici gelir profilleriyle veri merkezleri, yeni enerji altyapıları ve yaşam bilimleri, hem alternatif hem operasyonel gayrimenkul konularında heyecan uyandırmaya devam ederken, lojistik sektörü pandeminin kazananı olmaya devam ediyor.

Araştırmaya göre, ofis sektörü açısından “bekleyip görelim” yaklaşımı benimsenirken; tahsis açısından ofis ve perakende üstünlüğünün bittiği – belki de beklendik şekilde doğrulanıyor. Bazı katılımcılar esnek ve üst kalite varlıkların geleceği hakkında heyecanlıyken, diğerleri genel talepte kaçınılmaz bir azalma bekliyor. Her koşulda, ofise talebin geleceği konusunun kiracı ve çalışan tercihleriyle sınırlı kalması ihtimali düşük görünüyor.

YOUR COMMENT